İbranice çeviri:
9. וְזֶה וָזֶה – בְּאֶחָד לַחֹדֶשׁ הַשֵּׁנִי בַּשָּׁנָה הַשֵּׁנִית, וְהַכֹּל אֶחָד, וְזֶה נִקְרָא חֹדֶשׁ זִיו, רֶמֶז לְאוֹתוֹ חֹדֶשׁ וְשָׁנָה שֶׁמֵּאִיר לַלְּבָנָה, שֶׁהֲרֵי אָז כָּל הָעוֹלָמוֹת נִמְצָאִים בִּשְׁלֵמוּת. לְצֵאתָם מֵאֶרֶץ מִצְרַיִם, לְהוֹדִיעַ שֶׁכְּשֶׁיָּצְאוּ מֵאֶרֶץ מִצְרַיִם, זֶה הָיָה בַּחֹדֶשׁ הָרִאשׁוֹן.
10. רַבִּי יִצְחָק פָּתַח, (תהלים קטו) ה’ זְכָרָנוּ יְבָרֵךְ יְבָרֵךְ אֶת בֵּית וְגוֹ’. ה’ זְכָרָנוּ יְבָרֵךְ – אֵלֶּה הַגְּבָרִים, שֶׁהָיוּ עוֹלִים בַּחֶשְׁבּוֹן בַּמִּדְבָּר, וְהַקָּדוֹשׁ-בָּרוּךְ-הוּא מְבָרֵךְ אוֹתָם וּמוֹסִיף עֲלֵיהֶם בְּכָל זְמַן.
11. בֹּא רְאֵה, מִי שֶׁאוֹמֵר שֶׁבַח חֲבֵרוֹ, שֶׁל בָּנָיו, אוֹ שֶׁל מָמוֹנוֹ – צָרִיךְ לְבָרְכוֹ וּלְהוֹדוֹת עָלָיו בִּבְרָכוֹת. מִנַּיִן לָנוּ? מִמֹּשֶׁה, שֶׁכָּתוּב (דברים א) וְהִנְּכֶם הַיּוֹם כְּכוֹכְבֵי הַשָּׁמַיִם לָרֹב. אַחַר כָּךְ מַה כָּתוּב? ה’ אֱלֹהֵי אֲבוֹתֵכֶם יֹסֵף עֲלֵיכֶם כָּכֶם אֶלֶף פְּעָמִים וְגוֹ’. שְׁתֵּי בְרָכוֹת הָיוּ: אַחַת – ה’ אֱלֹהֵי אֲבוֹתֵכֶם, הֲרֵי אַחַת. אַחַר כָּךְ – וִיבָרֵךְ אֶתְּכֶם כַּאֲשֶׁר דִּבֶּר לָכֶם. לְהוֹדוֹת עֲלֵיהֶם, בְּרָכוֹת עַל בְּרָכוֹת.
Bamidbar 1:1
וַיְדַבֵּר יְהוָה אֶל-מֹשֶׁה בְּמִדְבַּר סִינַי, בְּאֹהֶל מוֹעֵד בְּאֶחָד לַחֹדֶשׁ הַשֵּׁנִי בַּשָּׁנָה הַשֵּׁנִית לְצֵאתָם מֵאֶרֶץ מִצְרַיִם לֵאמֹר
“T-anrı, [Bene-Yisrael’in] Mısır’dan çıkışlarının ikinci yılında, ikinci ayın birinde, Moşe’yle Sinay çölünde, Buluşma Çadırı’nda konuştu ve [şöyle] dedi:”
Bamidbar Peraşası İsraillilerin sayımıyla ilgilenir. Bu nedenle kitap İngilizce’de “Sayılar” olarak adlandırılıyor. Kitabın asıl İbranice adı “Çölde” anlamına gelen “Bamidbar”dır. Bamidbar kitabı, İsraillilerin çölden, Vaat Edilen Topraklara seyahat etmelerini anlatmaktadır. Bamidbar Kitabı’nın, Işığı kazanma sürecini temsil eden Zeir Anpin’in yönü olduğunu öğreniyoruz. Vayikra Kitabı’nda, Kutsal Mişkan’ın içinde olan manevi araçların inşasını, Tora’nın yasalarını ve dünyaya ışık çekecek olan Koenlerin çalışmalarını inceleriz.
Zoar şöyle soruyor: A-şem, Buluşma Çadırı’nın sadece çölde olduğunu bilmemize rağmen, neden Buluşma Çadırı’ndan ve çölden birlikte söz etti. Zoar, Buluşma Çadırı’nın Zeir Anpin’in ve çölün de Malhut’un bir yönü olarak belirtildiğini açıklar.
Aynı pasukta, bu olayın tarihini okuduk. Zoar, İsraillilerin ilk ay olan Nisan’da Mısır’dan ayrıldıklarını açıklar, Nisan, sağ sütun ve Hesed’in özelliğidir. Mısır’dan ayrıldıktan sonraki ikinci yılın, ikinci ayının, İyar’ın ilk gününde, sol sütuna Gevura’ya bağlantı kurdular. Sağ ve Sol sütunlarla bağlantılarını kurduklarından, artık üçüncü sütun olan Tiferet yani merkez sütuna bağlanabilirlerdi.
Sivan Ayı, yılın üçüncü ayı ve İsraillilerin Sinay Dağı’nda Tora’yı aldıkları aydır. Bu günü Şavuot Bayramı ile kutlarız. Merkez Sütun’un dengesi, bizleri, A-şem’in Işık’ına ve berahalarına bağlar.
Yisraillilerin Omer Günlerini sayması, onları, Sonsuz Işık’ın tanımlanmış ifadesi olan manevi sisteme bağlar. Daha önce Sefira ספירה kelimesinin sayma anlamına geldiğini öğrenmiştik.
Manevi düzeyde, zamanın özelliği çok önemlidir. Döngüleri ileri yönde hareket eden bir dünyada yaşıyoruz. Her şeyin bir tür ölçüsü ve sınırı vardır. Her saniyede ifade edilen farklı bir Işık gücü vardır. Işık ile bir tür yakınlığımız varsa, “yaşamın nabzı”nın eksiklik dönemlerini veya iniş ve çıkışlarını deneyimlemeyiz.
Tora’nın bize kutlamamızı emrettiği olayların belirli zamanları vardır ve bizi belirli Işık gücüne bağlarlar. Bu zamanlar, yaşamlarımıza birçok farklı yoldan nimetler eklerler.