Günlük Zoar # 371 – Tikunim – Derin Karanlık

Holy Zohar text. Daily Zohar -371.

Tikun 21 – 112
(Önceki Günlük Zoar’dan devam)

Yona 2:1
וַיְמַן יְהוָה דָּג גָּדוֹל, לִבְלֹעַ אֶת-יוֹנָה; וַיְהִי יוֹנָה בִּמְעֵי הַדָּג, שְׁלֹשָׁה יָמִים וּשְׁלֹשָׁה לֵילוֹת
“Ve Y-Ke-V-Ke, Yona’yı yutmak için büyük bir balık hazırladı; ve Yona üç gün üç gece balığın karnındaydı.”

Yona, denizdeki fırtınaya karşı sorumluluğunu kabul etti. Durumu düzeltmek için kendini sürece teslim etti. Gemideki insanlar onu denize bırakınca deniz hemen sakinleşti.

T-anrı, Yona’yı yutması için büyük bir balık ‘görevlendirdi’. Bunu anlamak için Zoar bize Yaakov’un Mısır’a inişini hatırlatır.

Yosef, Yesod Sefirasının yönüdür ve Yaakov’un 12 oğlu Hayat Ağacındaki yolları temsil eder. Yaakov, Yosef’un hayatta olduğunu öğrendiğinde, İsrail’in Tikun’unu başlatmanın zamanı gelmişti.

Yaakov, on iki oğlu doğduktan ve olumsuz tarafın meleğine karşı galip geldikten sonra İsrail adını aldı. Bu süreçte Malhut’u temsil eden uyluk eklemini incitmiştir.

Artık Yosef bulunduğuna ve Yaakov merkez sütundaki Tiferet kanalını Yesod olan Yosef’a bağlayabildiğine göre, tüm İsraillilerin Tikun süreci başlayabilirdi.

A-şem Yaakov’a Bereşit 46:3
וַיֹּאמֶר, אָנֹכִי הָאֵל אֱלֹהֵי אָבִיךָ; אַל-תִּירָא מֵרְדָה מִצְרַיְמָה, כִּי-לְגוֹי גָּדוֹל אֲשִׂימְךָ שָׁם
“Ben, babanın T-anrısı – T-anrı’yım. Mısır’a inmekten korkma. Çünkü seni orada büyük bir ulus haline getireceğim.”

ve Bereşit 46:4’de şunları söyledi:
“אָנֹכִי, אֵרֵד עִמְּךָ מִצְרַיְמָה, וְאָנֹכִי, אַעַלְךָ גַם-עָלֹה; וְיוֹסֵף, יָשִׁית יָדוֹ עַל-עֵינֶיךָ”
“Mısır’a seninle birlikte inecek, ayrıca seni oradan kesinlikle çıkaracağım. Yosef, elini [senin] gözüne yerleştirecektir.”

T-anrı, Yaakov’a, Yosef’e bağlandığında Hohma’ya (gözlere) bağlantı kanalının kurulacağını söylüyor.

Bu işlem gelecekteki manevi yükselmeler için gereklidir. İlk yükselme Mısır’ın karanlığından Malhut’adır. Bir sonraki yükselme, sürecin sonunda Malhut formundan Hohma’nın ışığına olacaktır.
Islah sürecinde, ışığa saf bağlantı ile yukarı çıkabilmek için en düşük seviyelere inmemiz gereklidir.

Negatif taraftan gelen enerji ile yukarı çıkamayız. Bu nedenle İsrailliler, gelecekteki ışığı alabilmek ve temiz bir kaba sahip olabilmek için kölelikten ve kişisel egonun parçalanmasından geçmek zorunda kaldılar.

Birçoğumuz ruhsal yola girmeye karar verdiğimizde manevi ya da fiziksel düşüşlerle başladığımız bir durumu yaşayabiliriz. Hayatımızı düzeltmemiz gereken her yönünde birşeyleri kaybedebiliriz. Para, sağlık veya ilişki olabilir. Bazen bunların hepsi olabilir.

Düzeltme sürecimizi alçakgönüllülükle kabul ettiğimizde, sistem tüm olumsuz ‘ekleri’ veya saf olmayan sisteme bağlanarak kazandığımız her şeyi silkeler ve sallar. Sonra ruhumuzun kırık kısmını oluşturmak için sıfır noktasından başlarız.

Bu yüzden Mısır’daki İsrailliler yeni bir “kral” ile yüzyüze kalmışlardı.

Şemot 1:8
“וַיָּקָם מֶלֶךְ-חָדָשׁ, עַל-מִצְרָיִם, אֲשֶׁר לֹא-יָדַע, אֶת-יוֹסֵף”
“Mısır’da, Yosef’i tanımayan yeni bir kral tahta çıktı.”

Yona artık ölüm korkusuyla balığın karnında olduğuna göre, ışığı görmenin tek yolunun bu olduğunu bildiği için Y-Ke-V-Ke’ye dua eder.
Kral David, Teilim 139:8’de yazdığı gibi, Y-Ke-V-Ke’nin her şey ve her yerde olduğunu unutmamamıza yardım eder.

וְאַצִּיעָה שְּׁאוֹל הִנֶּךָּ אִם אֶסַּק שָׁמַיִם, שָׁם אָתָּה
“Göklere yükselsen Sen ordasın, alçak dünyalarda yatağımı yapsam işte! Yine Sen.”

Manevi olarak düştüğümüzde ve dibe vuduğumuzda veya son nefesimizde asla yalnız olmadığımızı ve bunun sürecin bir parçası olduğunu her zaman hatırlamalıyız.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.