Tikun 21 – 111
(Önceki Günlük Zoar’ın devamı)
Yona 1:13
“וַיַּחְתְּרוּ הָאֲנָשִׁים, לְהָשִׁיב אֶל-הַיַּבָּשָׁה-וְלֹא יָכֹלוּ: כִּי הַיָּם, הוֹלֵךְ וְסֹעֵר עֲלֵיהֶם”
“Adamlar onu karaya getirmek için çok kürek çektiler; ama yapamadılar; çünkü deniz onlara karşı gitgide daha fırtınalı hale geldi.”
Kaos yaşadığımızda, onu kendimiz düzeltmeye çalışabiliriz, ancak yargılama sürecinin ortasındayken yalnızca daha fazla yargılar üzerimize çekeriz. Gemideki insanlar, deniz daha da kötüye dönmeden önce karaya geri dönmeye çalıştılar ama işe yaramadı.
Fiziksel konuların ötesine geçmenin tek yolu ışığa bağlanmaktır.
Geminin kaptanı daha sonra Yona’ya Işığı ile bağlantı kurmasını söyledi.
Yona 1:6
“וַיִּקְרַב אֵלָיו רַב הַחֹבֵל, וַיֹּאמֶר לוֹ מַה-לְּךָ נִרְדָּם; קוּם, קְרָא אֶל-אֱלֹהֶיךָ–אוּלַי יִתְעַשֵּׁת הָאֱלֹהִים לָנוּ, וְלֹא נֹאבֵד”
“Gemi kaptanı ona geldi ve ona dedi ki: Neden uyuyorsun? Kalk, T-anrına dua et de her şeyi normale döndürsün ve biz mahvolmayalım.”
Zoar, Talmud’a atıfta bulunur, ‘Avot’ Maseheti’nde, burada “üç şeye bakın ve ışıktan kopma noktasına gelmeyeceksiniz” deniyor. Üç şey; nereden geldiğine bak, nereye gittiğine bak ve ruhunu ‘yargılayacak’ Yaradan’ın önünde duracağın zaman için geleceğe bak. Bu öğretinin arkasındaki fikir, hayatta önemli olan tek şeyin ruh olduğunu anlamaktır. Ruhumuz bir madde haline geldi ve kişisel arzumuzu temsil eden tek bir hücreden büyüdük. Bedenimiz geçicidir ve bu dünyada yok olacaktır. Ruhumuz ölümsüzdür ve hareketlerimiz onun saflık seviyesini belirleyecektir. Ruh bedenden ayrıldığında, bu dünyada toplanan olumsuzlukları ortadan kaldıracak sancılı bir arınma sürecinden geçer.