İbranice çeviri:
15. אָמַר לוֹ אוֹתוֹ הֶגְמוֹן, אַשְׁרֶיךָ, וְאַשְׁרֵי הָעָם שֶׁיּוֹרְשִׁים תּוֹרַת אֱמֶת! אַחַר יָמִים שָׁמַעְתִּי שֶׁהִתְגַּיֵּר. הָלְכוּ, הִגִּיעוּ לְשָׂדֶה אַחַת וְהִתְפַּלְלוּ תְפִלָּתָם. כֵּיוָן שֶׁהִתְפַּלְלוּ תְפִלָּתָם, אָמְרוּ, מִכָּאן וָהָלְאָה נִתְחַבֵּר בַּשְּׁכִינָה, וְנֵלֵךְ וְנִתְעַסֵּק בַּתּוֹרָה.
16. פָּתַח רַבִּי יוֹסֵי וְאָמַר, (ישעיה מא) הֵן יֵבֹשׁוּ וְיִכָּלְמוּ כֹּל הַנֶּחֱרִים בָּךְ וְגוֹ’. עָתִיד הַקָּדוֹשׁ בָּרוּךְ הוּא לַעֲשׂוֹת לְיִשְׂרָאֵל כָּל אוֹתָן טוֹבוֹת שֶׁאָמַר עַל יְדֵי נְבִיאֵי הָאֱמֶת, וְיִשְׂרָאֵל סָבְלוּ עֲלֵיהֶם כַּמָּה רָעוֹת בְּגָלוּתָם. וְאִלְמָלֵא כָּל אוֹתָן טוֹבוֹת שֶׁמְּחַכִּים וְרוֹאִים שֶׁכְּתוּבִים בַּתּוֹרָה, לֹא הָיוּ יְכוֹלִים לַעֲמֹד וְלִסְבֹּל אֶת הַגָּלוּת.
17. אֲבָל הוֹלְכִים לְבֵית מִדְרָשׁוֹת, פּוֹתְחִים סְפָרִים, וְרוֹאִים כָּל אוֹתָן טוֹבוֹת שֶׁמְּחַכִּים, וְרוֹאִים שֶׁכְּתוּבִים בַּתּוֹרָה שֶׁהִבְטִיחַ לָהֶם הַקָּדוֹשׁ בָּרוּךְ הוּא עֲלֵיהֶם, וּמִתְנַחֲמִים בְּגָלוּתָם, וּשְׁאָר הָעַמִּים מְחָרְפִים וּמְגַדְּפִים אוֹתָם וְאוֹמְרִים: אַיֵּה אֱלֹהֵיכֶם? אַיֵּה אוֹתָן טוֹבוֹת שֶׁאַתֶּם אוֹמְרִים שֶׁמְּעֻתָּדוֹת לָכֶם, וְכִי כָּל עַמֵּי הָאָרֶץ יִתְבַּיְּשׁוּ מִכֶּם?
“…Utanmalısın ve Şaşkınsın” (Yeşayau 41:11) Rabi Yosi, Yisrael’in çocuklarının sürgündeyken birçok kötülük yaşadıklarını ve yalnızca A-şem’in gelecekte onların olacağını söylediğinden dolayı dayanabileceklerini söylüyor. Diğer ülkeler Yisrael’i hor gördüler ve hakaret ettiler, “T-anrınız nerede? Size söz verilen bu iyilik nerede? dediler. Bize, Edom’un çocukları gibi Yisrael’e hakaret eden hiç kimsenin olmadığı söylenir, ancak gelecekte, Yisrael’in çocuklarının görecekleri tüm iyiliklerden asıl onların “utanacak ve şaşkın olacakları” söyleniyor.
Altın Buzağı’nın bir önemli noktası da eğitim sistemidir. Egoizmin batağına düşmüş günümüzde insanlar daha çok para kazanacakları mesleklere ve buna yönelik eğitim kurumlarına yönelmekteler. A-şem onlara vermiş oldukları, kalp bütünlüğüyle kullanabilecekleri bilgeliklerini keşfedemeden dahi, yüksek maaşlı ancak mutsuz oldukları işlerin peşlerinde koşmaktalar. Bu da günümüzde Altın Buzağı tuzağına düşmenin bir başka şeklidir.
Eğitim koşturmacasında çocuklar, aileleri ile kaliteli zaman geçiremeden o özel dersten bu özel derse koşturulmakta, hep daha iyisi oldurulmanın tuzağında büyümekteler. Ailelerinin sevgi Işığın’dan yoksun, mutsuz bireyler olarak depresyon çukuruna doğru ilerlemekteler. Hepimiz göremediğimiz, farkında bile olmadığımız karanlık alanlarda ilerlemekte, Işıktan yoksun kalmanın bilinçsizliğindeyiz. Farkında olmadığımız kör noktalarda yaşıyoruz. Araba kazalarının bir kısmı kör nokta denen aynada görmediğiniz ama aslında orada sizi sollamakta olan araçlara çarpmaktan kaynaklanır. Bizler de hayatlarımızda yanımızdan geçip giden güzelliklerin, fırsatların farkında olmadan bir yerden bir yere savruluyoruz. Altın Buzağı işte bu.
Bu haftaki peraşamızda Ketoret Tütsüsünü de okuyoruz. Rabi Şimon, eğer insanlar “Ketoret’in” A-şem’in önündeki etkisini bilselerdi, her kelimesini alıp başlarına altın taç olarak koyacaklarını söylemişti. Tütsünün gücü, ölüm dâhil tüm olumsuzlukların giderilmesidir. Birçok kabalist, özellikle kanser ve diğer hastalıklar gibi zayıf sağlıkta olanlar için, her gün bu metnin okunmasını önermektedir.