İbranice çeviri:
5. בֹּא רְאֵה, בְּשָׁעָה שֶׁמִּתְעוֹרֵר חֲצוֹת הַלַּיְלָה וְהַקָּדוֹשׁ בָּרוּךְ הוּא נִכְנָס לְגַן הָעֵדֶן לְהִשְׁתַּעֲשֵׁעַ עִם הַצַּדִּיקִים, כָּל הָאִילָנוֹת שֶׁל גַּן הָעֵדֶן מְזַמְּרִים וּמְשַׁבְּחִים לְפָנָיו, שֶׁכָּתוּב (דברי הימים-א טז) אָז יְרַנְּנוּ עֲצֵי הַיַּעַר מִלִּפְנֵי ה’ וגו’.
Teilim 84:2
“מַה-יְּדִידוֹת מִשְׁכְּנוֹתֶיךָ– יְהוָה צְבָאוֹת.”
“Ne kadar hoştur yuvaların, Orduların A-şem’i”
Zoar’da Rabi Yosei, dünyanın nasıl çalıştığını ve bu çalışma içindeki parçaların dünyadaki rollerinin ne olduğunu araştırmanın önemini açıklıyor. İlk kuvvetler ateş (Sol sütun) ve su (Sağ sütun) idiler. Bunlar birbirlerinin zıt güçleridirler ve başlangıçta her güç bir diğerini kontrol etmeye çalıştı. Merkez sütununun gücü ortaya çıktığında, her iki taraf da barış içine girdiler ve katı maddeyi oluşturdular.
Aşağıdaki paragraf, “Evrenin Kronolojisi” başlıklı Wikipedia makalesinden alınmıştır.
“Başlangıçta evren o kadar sıcak ya da enerjikti ki, hiçbir parçacık yoktu ya da sadece ani kısa süreli bir anda var olabiliyorlardı. Mevcut bilimsel teorilere göre, bu, bugün çevremizde gördüğümüz kuvvetlerin birleşik bir güçle birleştikleri ve herbirinin bir arada oldukları bir zamandı. Uzay-zamanın kendisi, enerjilerin yoğunluğundan dolayı genişledi. Yavaş yavaş, muazzam enerjiler soğutuldu (etrafımızda gördüğümüzle kıyaslandığında hala inanılmaz derecede yüksek bir sıcaklığa) ancak kuvvetlerin kademeli olarak simetrik kırılmalardan geçmesine izin vermek için yeterli bir sıcaklığa, sabit bir durumdan diğerine bir çeşit tekrarlanan yoğunlaşmaya neden oldu. En sonunda bu durum güçlü bir kuvvetin, zayıf bir elektro kuvvetten ayrışmasına ve ilk partüküllerin var olmasına yol açtı.”
Bu makale kısaca Zoar’da Rabi Yosei’nin bahsetmiş olduğu, Isı enerjisinin (ateş, Gevura, Sol sütun) zamanla sınırlanan (Yeni oluşturulan boyut) ve soğutulmuş (Su, Hasadim, Sağ sütun) başlangıç güçlerini tanımlar. Güçler arasındaki “kavga”, Yaratılış düşüncesinin ilk tezahürü olduğu anla başladı ve zamanın yönü ortaya çıkana ve varolan yapı taşı olan ‘Katı’ maddeyi oluşturan ilk parçacığı oluşturmak için iki kuvvet kontrol edilinceye kadar devam etti.
Bu ve bunun gibi bilimsel bulgular, Kutsal Ari’nin makalesini ve “Kabın Parçalanması” olarak adlandırılan aşamalarla ilgili “On Işığın Ortaya Çıkışı” çalışmasını açıklamaktadır. Bu süreç, Işığı tutmak ve dünyayı Sonsuzluktan gelen gizli enerji ile sürdürmek ve kaplar oluşturmak için gerekliydi.
Kutsal Zoar ve Kutsal Ari, bizlere sadece günümüzde bilimsel anlayışımızla anlayabileceğimiz birçok sırları öğretiyor. Asıl soru, bilim onu ortaya koyana kadar gerçekten anlayamıyorsak, Zoar’a neden ihtiyacımız var. Cevap basittir: Zoar ve Kabala çalışması bilinçaltı zihnimizi etkiler ve ruhumuzu, Kutsal Olan Mübarektir O, Sonsuzun Işığı olan doğa güçleriyle aynı hizaya ve frekansa getirir.
Bizler Işığın ne olduğunu kavrayamaz veya anlayamasak bile kabımıza giren ve onu dolduran Işıktan yararlanırız. En ileri teknolojiyi oluşturan temel malzemeler bile yaratılış sırasında var olan doğal kaynaklardan gelir ya da türetilirler. Çevremizdeki doğal kaynakları kendi yararımıza nasıl kullanacağımızı ve teknolojik ilerlemeler için nasıl kullanabileceğimizi artık öğrenebiliyoruz. Elimizde bulunan akıllı cihazları oluşturan metal, plastik, altın, cam ve silikon tamamen doğal kaynaklardır. Onları kullanma ve daha önce hiç bir araya getirilmemiş olan yeni bir şey inşa etme ilhamı sadece Işıktan gelir.
Zoar’ın çalışmasıyla aklımızı, bilincimizi ve ruhumuzu anlayamadığımız seviyelere yükseltiriz. Bütün bu çalışmalarımızın büyük faydalarının sırları, Son Kurtuluş sırasında bize açıklanacak ve açıklığa kavuşturulacaktır.