Tikun 48 – 2
Şemot 35:3
לֹא־תְבַעֲר֣וּ אֵ֔שׁ בְּכֹ֖ל מֹשְׁבֹֽתֵיכֶ֑ם בְּי֖וֹם הַשַּׁבָּֽת׃
“Nerede olursanız olun, Şabat günü içinde ateş yakmayın.”
Zoar bize Şabat günü içerisinde öfkelenen bir kişinin, cehennem ateşini yaktığı için Şabat’ı bozduğunu söyler. Bu ateş vücutta safra ve dalakla temsil edilir. Bunlar, kanın kimyasal dengesini etkilerler. Bunun sonucunda bedendeki tüm pozitif enerjiler yok olur.
Bir insan ne kadar “Tsadik” olursa olsun, Şabat günü içerisinde öfkelenirse Şabat enerjisini kaybeder, hatta daha fazlasını da kaybetmiş olur.
Şabat’ta ruhumuza üç ek seviye daha alırız ve eğer beden ve ruhun saflığını ruhsal bağlantılarla ‘koruyabilirsek’ bunu takip eden haftada da yanımızda tutabiliriz.
Şabatlar bizim için manevi basamaklardır ve olumsuz davranışlar içerisinde olmazsak her Şabat’ta daha da yukarılara tırmanabiliriz.
Eğer buna hak kazanabilirsek, Şabat’ta iyi bir ruhun ‘Ibbur’unu, bedenimizi ziyaret etmesini yaşayabiliriz. Bu ruhlar Tikun sürecimizde bize yardımcı olurlar ancak saf olmayan bir bedende kendilerini kirletemezler. Öfke onlar için en kötü şeydir çünkü öfke negatif enerjileri çeker. Vücuttan hemen çıkarlar ve kişi kendini bitkin hissetmeye başlar.
Şabat’ta serin kalın.