Tikun 45 – 1
Bereşit 1:20
וַיֹּאמֶר אֱלֹהִים יִשְׁרְצוּ הַמַּיִם שֶׁרֶץ נֶפֶשׁ חַיָּה וְעוֹף יְעוֹפֵף עַל־הָאָרֶץ עַל־פְּנֵי רְקִיעַ הַשָּׁמָיִם׃
“T-anrı “Su, canlı sürüleriyle kaynasın ve yeryüzü üzerinde uçucular, gökyüzü kubbesinin yüzünde uçsunlar” dedi.”
T-anrı için burada kullanılan kelime אֱלֹהִי”ם ve “denizin Tanrısı” anlamına gelen הַיָּ”ם ל”אֵ olmak üzere iki kelime olarak da okunabilir. Deniz burada Tora’ya olan referanstır ve onunla ilgilenenler Suyun Hasadim (iyilik Işığı ) ile kutsanırlar ve Şehina özelliğinde ruh özelliğine sahip olurlar. “Uçucular” ruhun Ruah seviyesindeki özelliğidir.
Yeşayau 55:1
” הוֹי כָּל-צָמֵא לְכוּ לַמַּיִם …”
“Ey, susayan herkes, su için gelsin…”
Ruhumuz ışığa susar ve Yeşayau peygamber bize Tora’nın ışığı olan su için gelmemizi önerir. Zoar, Tora olan kuyudan suyu yani Işığı çekmemiz için kullandığımız araçtır.
İnsan maneviyata, Kabala’ya ve Zoar’a bir çeşit eksiklik hissettiklerinde gelirler. Zengin ve doyumlu insanlar ‘güvenli’ duvarlarının arkasında yaşarlar, bir şeylerini kaybedene kadar hiçbir şey için endişe etmezler. Sonra ne kadar savunmasız olduklarını anlarlar ve ‘dünyevi’ arzularını gerçekleştirmek için süper koruma veya destek gücü ararlar.
‘Maddi’ seviyede işler değişmeden ruhunuzu suya götürün ve susuzluğunuzu giderin.