Tikun 37 – 2
Bereşit 1:2
וְהָאָרֶץ, הָיְתָה תֹהוּ וָבֹהוּ, וְחֹשֶׁךְ, עַל-פְּנֵי תְהוֹם; וְרוּחַ אֱלֹהִים, מְרַחֶפֶת עַל-פְּנֵי הַמָּיִם ” Yeryüzü şekilsiz ve boştu, derinliklerin yüzeyinde karanlık vardı; ancak T-anrı’nın Ruhu suyun yüzeyinde hareket halindeydi…”
Bu pasuk, daha önceki açıklamalarda da belirtildiği gibi, Yaradılışın, Işık kendini göstermeden önceki durumunu anlatmaktadır. Üç Klipot veya ‘şekilsiz’, ‘boşluk’ ve ‘karanlık’, İbranice תְּהוֹ”ם ‘de olan “derinliklerin yüzeyinde” idi. Harfleri yeniden düzenlediğimizde, ölüm kelimesini elde ederiz, הַמָּוֶ”ת.
Ölümün üstesinden gelmek için Zoar, sünnete benzer bir sürecin olması gerektiğini söyler. Dünyadaki tüm olumsuzlukların yüzü olan sünnet derisi çıkarılmalı ve kan dökülmelidir.
Kan, Malhut dünyasında ruhun ‘ev sahibi’ ve hayatın koruyucusudur. Kan döküldüğünde içindeki ‘ölüm’ kısmını serbest bırakır.
Mısır’da İsrailoğulların’dan koç kesmeleri ve kanını kapı kirişlerine sürmeleri istendiğinde de kan kullanıldı. Bu kanamanın yönüydü ve Mısır topraklarından çıkıp Vaat Edilmiş Topraklardaki Işığı görmeye gitmeleri için bundan geçmeleri gerekiyordu.
Miha 7:15
כִּימֵי צֵאתְךָ, מֵאֶרֶץ מִצְרָיִם, אַרְאֶנּוּ, נִפְלָאוֹת
“Mısır diyarından çıktığın günlerde olduğu gibi, ona harikulade şeyler göstereceğim.”
Son Kurtuluş’un süreci, ilk Kurtuluşun(Mısır) sürecine benzer olacaktır. Olumsuzlukları-kötülükleri iyiden ayırma ve ortadan kaldırma süreci olacaktır. Son adım da kanamadır.
Dünya artık sünnet işlemini yapan מוהל Mohel’in elindedir. Dünyadaki tüm olumsuzluk başlarının nasıl teşhir edildiğini ve kesildiğini görüyoruz.
Kişisel düzeyde, olumlu ve özverili eylemlerle ruhlarımızın saflığını korumamız gerekir. Kendimizi olumsuzluktan ayırmamıza ve Kanama süreci olmadan Son Kurtuluş’un ‘harika şeylerini’ görebilmemize yardımcı olacaktır.